İzmir Kentinin Sağlık Hakkına Sahip Çıkıyoruz Platformu

İzmir Kentinin Sağlık Hakkına Sahip Çıkıyoruz Platformu

04 Kasım 2021

İzmir Kentinin Sağlık Hakkına Sahip Çıkıyoruz Platformu İzmir Şehir Hastanesine ilişkin açıklama yaparak "Şehir hastaneleri ile oluşturulan Truva atının kentimize zarar vermesine engel olacağız" dedi.

İzmir Tabip Odası, İzmir Dişhekimleri Odası, TMMOB İzmir İKK, DİSK Ege Bölge Temsilciliği, KESK İzmir Şubeler Platformu, SES İzmir Şube, Genel Sağlık İş İzmir Şube, Türk Hemşireler Derneği İzmir Şube, İZAHED, İzmir Sağlık ve Hasta Hakları Derneği, İzmir Yaşam Alanları, İzmir Kent Konseyi, Konak Kent Konseyi, Karşıyaka Kent Konseyi, Bayraklı Kent Konseyi, Karabağlar Kent Konseyi, Çiğli Kent Konseyi, İzmir İSİG Meclisi bir araya gelerek İzmir Kentinin Sağlık Hakkına Sahip Çıkıyoruz Platformu'nu kurdu. Şehir hastanesi sürecini izlemek ve İzmir halkının sağlık hakkına sahip çıkmak için oluşturulan platformun kuruluş deklerasyonu, İzmir Tabip Odası konferans salonunda İzmir Tabip Odası Başkanı Lütfi Çamlı tarafından okundu.

“ÜLKENİN GELECEĞİ İPOTEK ALTINA ALINMIŞTIR”

Açıklamada, 1980’li yıllara uzanan özelleştirme girişimlerinin Sağlıkta Dönüşüm Programı (SDP) ile en üst düzeyde hayata geçirildiği hatırlatıldı.

Sağlıkta Dönüşüm Programının uygulamaya geçtiği sürecini anlatan Çamlı, “2013 yılında çıkarılan yasa ile Kamu Özel Ortaklığı yani şehir hastanelerinin yasal alt yapısı oluşturulmuştur. Kamu kaynaklarını yandaş şirketlere peşkeş çekmenin yolu açılmıştır. Şehir hastaneleri, planlanmasından yapımına; işletmesinden bakımına kadar özel sektör tarafından yapılmakta ve devlete fatura edilmektedir” dedi.

TTB, Tabip Odaları ve sendikaların yıllardır bu hastanelerin yapım ve işletmesinin yüksek maliyetler içerdiğini gündeme getirdiğini hatırlatan Çamlı, “Halen 13 tane şehir hastanesi açılmış durumdayken bu 13 hastane için ödenen yıllık kira bedelleri Sağlık Bakanlığı bütçesinin yüzde 20'sini oluşturmaktadır. Sadece bir yıllık ödenen toplam kira miktarı ile kamu kaynaklarıyla yapılan Erzurum Şehir Hastanesi gibi 14 şehir hastanesi yapabilmek mümkündür. Bu hasta garantili kira ödemeleri 25 yıl devam edecek olup, ülkenin geleceği adeta ipotek altına alınmıştır" diye konuştu.

“HALK ULAŞIM KONUSUNDA DA SORUN YAŞAYACAK”

İzmir Şehir Hastanesinin 2018'de açılması planlanmışsa da henüz açılamadığını ve sürekli ertelenen şehir hastanesi konusunda kamuoyuna gerçekçi bir bilgilendirme yapılmadığını söyleyen Çamlı, “Yapılmakta olan söz konusu hastane gerek yer seçimi gerekse yatak kapasitesi açısından İzmir halkının sağlıklı yaşam ihtiyacına karşılık vermemektedir. Hastanede yatan hastalar, çalışanlar ve poliklinik hizmeti almak için gelecek insanlar düşünüldüğünde yaklaşık 40 bin kişinin bu alana günlük hareketi söz konusu olacaktır. Halkın şehir hastanesine ulaşımında ciddi sorunlar yaşanacağı bir gerçektir” dedi.

Şehir hastanesinin açılmasıyla yıllardır İzmir halkına sağlık hizmeti veren köklü hastanelerin kapatılma riskinin olduğunu belirten Çamlı, “Hangi hastanelerin kapatılacağı, bu hastanelerdeki sağlık personelinin durumları konusunda belirsizlikler sürmekte, adları geçen birçok hastanede çalışan sağlık emekçilerinde ciddi kaygılara yol açmaktadır. Tüm bu nedenlerle ilimizdeki meslek örgütleri, sendikalar, dernekler, olarak İzmir Halkının Sağlık Hakkını savunmak ve süreçlerde kamu yararını korumak adına bir araya gelerek ‘İzmir Kentinin Sağlık Hakkına Sahip Çıkıyoruz’ platformunu oluşturduk” diye konuştu.

KAMU ALANLARININ TALANINA KARŞI MÜCADELE ÇAĞRISI

Çamlı şunları söyledi: “İzmir halkının sağlık hakkına sahip çıkacağız. Şehir hastaneleri sürecini yakından izleyecek, konuya ilişkin öneri ve itirazlarımızı kamuoyu ile paylaşacağız. İzmir halkının sağlığına, kentine, geleceğine sahip çıkmasına destek olacağız. Kamu kaynaklarının israfına, kamu alanlarının talanına karşı mücadelemizi sürdüreceğiz.”

“MÜCADELEYİ HEP BİRLİKTE VERECEĞİZ”

Açıklama söz alan Mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı İlker Kahraman, ulaşım konusunda yaşanacak problemlere değinerek, alan büyüklüğünün yaratacağı sorunlardan bahsetti.

DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ise, hastaneye ulaşım konusunda yoksulların, işçilerin, emekçilerin sorun yaşayacağını ifade ederek, “Var olan hastanelere sahip çıkmak ve emekçilerin sağlığa ulaşımına engel olunmasını engerek için buradayız. Sosyal güvenlik kurumu 52 ilacı daha kapsam dışına attı. Eğer siz şehir hastanelerine bu kadar para harcamasaydınız o ilaçlara erişim daha da kolay olacaktı. O nedenle bu mücadeleyi hep birlikte vereceğiz” dedi.

“VAR OLAN HASTANELERE SAHİP ÇIKMALIYIZ”

SES İzmir Şube Eş Başkanı Nursel Yücesoy, sağlıkta dönüşüm programıyla yaşanan sorunları hatırlatarak, “Sağlığın piyasalaşması şehir hastanelerinin en can alıcı noktası. Israrla dayatmalarının en önemli nedenlerinden biri de şirketlere peşkeş çekmek. Bizim var olan hastanelere sahip çıkmamız gerekiyor” diye konuştu.

Söz alan diğer bileşenler de hastane yapılmasına karşı olmadıklarını ancak bu şekilde kamu kaynaklarının yandaşlara aktarılarak yapılan hastanenin halkın yararına olmadığını söyleyerek, mücadele vurgu yaptı. (İzmir/EVRENSEL)