Mimarlar Odası'nın kuruluşunun 60. yılı Mimarlar Odası İzmir Şubesi geçmiş dönem yönetim kurulu başkanları; Erdoğan Tözge, Güngör Kaftancı, Güner Eliçin, Namık Torun, Şükrü Kocagöz, Ali Dönmez, öztürk Başarır, Gayyur Haydaroğlu, Hasan Küçükkara, Tamer Başbuğ, Hasan Topal'ın katılımıyla gerçekleşti. Geçmiş dönem başkanlarının anılarını anlattığı etkinlikte açılış konuşması yapan Şube Başkanımız Hasan Topal'ın konuşması aşağıdadır. 

Sevgili Meslektaşlarım, değerli konuklarımız 
Mimarlar Odası'nın kuruluşunun 60. Yılı programımıza ve 3. İzmir Mimarlık Sergisi ve ödül Törenine hoş geldiniz. 
Mimarlar Odası kurulduğu 1954 yılından günümüze geçen 60 yıl boyunca, sağlıklı, planlı, güvenli kentleşme, nitelikli ve yüksek standartlı yapılaşma ve daha nitelikli mimarlık daha kaliteli kentsel çevre ve yaşam alanları için mücadele etmiştir. Kuşkusuz bu süreçler ülkemizin genel koşullarından bağımsız ele alınamayacak süreçlerdir ve bu nedenle Mimarlar Odası kurulduğu günden bu yana, temel insan hak ve özgürlükleri demokratik bir toplumsal yapı, akılcı ve bilimsel gelişme, üreten istihdam yaratan ve adil bölüşen bir ekonominin savunucusu olmuştur ve bu değerleri savunmaya, talep etmeye devam edecektir. Ancak yarım asrı geçen mesleki örgütlenmemiz, mimarlık ve mimarlar, tarihinin en bunalımlı, sorunlu günlerini yaşamaktadır. 
Mimarlık ve mimar değersizleştirilmektedir. Müelliflik ve telif hakları, imar yönetmeliklerinde yapılan değişiklikle estetik kurulların değerlendirmesine bırakılmaktadır. Kamu kurumları proje elde etme aşamasında mimarın telif haklarını zorla devralmaktadır. Yapı maliyeti içinde mimarlık hizmetinin oranı sürekli düşürülmektedir. Mimarlar örgütsüzleştirilerek yalnız bırakılmaya çalışılmaktadır. 
Eşit rekabet koşullarını ortadan kaldıran ve yapıldığı kentle, çevresiyle ilişki kurmadan, ayrıcalıklı imar koşulları ve mevzuat düzenlemeleriyle meslek alanımız etik sorunlara boğulmaktadır. 
Kamu kurumlarının mimari proje taleplerinde giderek artan "Osmanlı-Selçuklu" mimarlığına öykünen ve taklitten, kopyadan öteye gidemeyen, ideolojik arka planda eski olanı, eskiden olanı gündeme getirme, mimarlığı bu bağlamda araç olarak kullanma buna karşılık doğal ve kültürel çevreye hiç önem vermeyen, tahrip eden politikaları meslek alanımız için çok ciddi bir tehdit içermektedir. 
Bu olumsuz süreçlere toplum ve kamu yararı, bilimsel nesnel doğrular ve de mesleki haklar bağlamında müdahale eden Meslek Odamız, Mimarlar Odası ve TMMOB, ile meslek insanlarının, üyelerinin bağını koparmayı amaçlayan yasa ve yönetmelik düzenlemeleri yapılmaktadır. 
Son olarak geçtiğimiz günlerde TBMM'ne sunulan İmar Kanunu değişiklik taslağı önerisinde, Meslek Odalarının bütün mevzuatlarını çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın onayına bağlayan, ve karar organlarında Nispi Temsil sistemini öngören ve de Anayasa'nın 135. Maddesine açıkça aykırı olarak Meslek Odaları'nın Kamu kurumu niteliğini ortadan kaldıran maddeler yer almaktadır. 
Bu zor ve bunalımlı günlerin aşılacağına inanıyoruz, inanmak istiyoruz. 
Mimarlık, mimarlar ve Mimarlar Odası bu zor günlerin aşılmasında, mimarlığın doğasında var olan yenilikçi ve yaratıcı güçle, güzel bir geleceğin tasarlanmasında, 60 yıllık birikim ve oluşan geleneğin desteğiyle kamu ve toplum yararı, yüksek nitelikte bir mimarlık ve yaşam kalitesi yüksek kentler için, ve mesleki haklar için mücadele edecektir. 
çünkü daha iyi bir insan yaşamı için daha iyi bir mimari çevre yaratma, yeni ve özgün olanı arama, ideali, tasarımın sınırsız özgürlüğü ile düşünce özgürlüğünün buluşma alanıdır. Ve bu alan mimarlığın ve mimarların en büyük gücüdür. 
Bu duygularla Meslek Odamızın ve TMMOB'nin kuruluşunun 60. Yılını kutluyorum.
Bu yıl üçüncüsünü düzenlediğimiz İzmir Mimarlık Sergisine katılan bütün meslektaşlarımızı ve ödül alan yapının müellifini ve mal sahibini kutluyorum. 
Bu akşam bizlerle olan, eski yıllarda Yönetim Kurulu başkanlığı yapmış çok değerli konuklarımıza teşekkür ediyorum. 
ülkemize ve insanlığa aydınlık, güzel günlerle dolu mutlu bir yıl diliyor, bütün meslektaşlarımın yeni yılını kutluyorum.

Hasan Topal