Urla ilçesi, İskele Mahallesinde muhtelif parsellere yönelik mülk sahiplerinin talebiyle plan müellifince hazırlanan plan/plan değişikliğinin, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisince uygun görülmesine ilişkin görüşlerimiz daha öncesinde kamuoyuyla paylaşılmıştı. Süreç bu aşamada iken Büyükşehir Belediyesince 14.10.2022 tarih ve 05.1224 sayılı kararı ile değişiklikle uygun bulunarak onaylanan ve 18.11.2022 – 19.12.2022 tarihleri arasında askıya çıkarılan 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliğine askı süreci içerisinde şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı dikkate alınarak itiraz edilmiştir. Söz konusu plan değişikliğine ilişkin itirazlarımız şu şekildedir:
1. Kurumunuz web sitesinde “Meclis Kararları ve Komisyon Raporları” menüsünden yapılan inceleme sonucunda söz konusu parsellere ilişkin daha önce hazırlanarak kurumunuza iletilen aynı nitelikteki 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliği’nin İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin 14.10.2021 tarihli ve 05.1171 sayılı kararıyla uygun görülmediği tespit edilmiştir. Söz konusu meclis kararında; “İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 06/06/2018 tarihli ve 269 sayılı Kararı ile‘1. Derece Arkeolojik Sit Alanı’ndan çıkartılarak ‘3. Derece Arkeolojik Sit Alanı’ olarak tescil edilen, Urla ilçesi, İskele Mahallesi, 4392-4393-4396-4397-4398-4399-4400-4401-4402-4403-4404-4405-4406-440-4384-4385-4386-4387 adaların “Kentsel Gelişme Alanı” olarak belirlenmesine yönelik hazırlanan ve Belediye Başkanlığımıza sunulan,1/25000 ölçekli İzmir Büyükşehir Bütünü Çevre Düzeni Planı Değişikliği önerisi; yürürlükteki 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planının genel ilke ve stratejileri ile nüfus kabullerine aykırı olduğundan, ayrıca alandaki yapı yoğunluğunu arttırıcı nitelik taşıdığı…” şeklindeki gerekçelerle 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliği önerisi uygun görülmemiştir.
2. Plan değişikliğinin gerekçesi plan raporunda “Plan değişikliğine konu alan, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 12.09.2012 tarih, 05.843 sayılı ile uygun görülerek onaylanan 1/25.000 ölçekli İzmir Büyükşehir Bütünü Çevre Düzeni Planı'nda ‘1. Derece Arkeolojik Sit Alanı’ kullanımında kalmaktadır. Planlama alanı içerisinde kalan parsellerin Meri 1/1000 Ölçekli Uygulama imar planı bulunmaktadır. Bu plana göre uygulamaları yapılmıştır. Ancak 26.04.1984 tarih 242 sayılı kararı gereğince 1. Derece arkeolojik sit alanı olarak ilan edildikten sonra kesin yapılanma yasağı getirilerek planları iptal edilmiştir. Ancak sonrasında Kültür ve Turizm Bakanlığı İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun06.06.2018 tarih ve 269 sayılı kararı gereği 3. Derece arkeolojik sit alanı kapsamına alınmıştır. Bu doğrultuda planlama alanı ve yakın çevresinin bir bütün olarak ele alarak koruma ve kullanma şartları ile yapılaşmaya ilişkin kararların verilmesi için plan değişikliğine gidilmiştir.” şeklinde açıklanmaktadır.
3. Belediye Meclisinizin 14.10.2021 tarihli ve 05.1171 sayılı kararında da açıkça belirtildiği üzere askı süreci devam eden 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliğinin yürürlükte bulunan 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planının genel ilke, strateji ve nüfus kabullerine aykırı olduğu açıktır.
4. Söz konusu parsellere ilişkin Büyükşehir Belediye Meclisinin 14.10.2021 tarihli ve 05.1171 sayılı kararı ile reddedilen plan teklifinin Büyükşehir Belediye Meclisinin 14.10.2022 tarih ve 05.1224 sayılı kararı ile onaylanan plan değişikliği ile benzer nitelikte olduğu tespit edilmiştir. Ancak benzer nitelikteki taleplere ilişkin Belediye Meclisinizce birbirine bütünsel olarak zıt kararlar alınması durumu; kurumsal iç tutarlılık, şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına açıkça aykırıdır.
5. 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliğine esas olarak İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 06/06/2018 tarihli ve 269 sayılı Kararı ile “1. Derece Arkeolojik Sit Alanı”ndan çıkartılarak “3. Derece Arkeolojik Sit Alanı” olarak belirlenmesi dayanak gösterilmektedir. Ancak bir alanın sit statüsünün düşürülmesi o alanın konut ve konuta hizmet edecek kullanımlara çevrilmesi gerektiği anlamına gelmeyeceği, aksi durumda benzer nitelikteki tüm alanların yapılaşmaya açılması yönünde bilimsel olarak hatalı bir anlayışın ortaya çıkacağı değerlendirilmektedir.
6. Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin “Genel Planlama Esasları” başlıklı 7. maddesinde bu Yönetmeliğe göre hazırlanacak her tür ve ölçekteki mekânsal planların planlama ilke ve esaslarına, planların hazırlanması ile ilgili standartlara, gösterim tekniklerine ve tanımlara uygun olarak hazırlanması gerektiği belirtilmektedir. Ancak askı süreci devam eden plan değişikliği incelendiğinde söz konusu standartları sağlamadığı, analiz ve sentezlerin yapılmadığı, ilgili koruma kurulu kararı dışında herhangi bir kurum/kuruluş görüşünün plan değişikliğine altlık teşkil etmediği, alanın korunmasına ilişkin kararlar üretilmediği vb. hususlar tespit edilmiş olup bu nedenle anılan yönetmelik hükmüne aykırı işlem tesis edilmiştir.
7. Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 7. maddesinde; “Planlar, kamu yararı amacıyla yapılır.” şeklinde belirtilen hüküm dikkate alındığında askı süreci devam eden plan değişikliğinin üst ölçekli plan kararlarının bütünlüğünü bozucu nitelikte olduğu ve ayrıcalıklı imar hakkı yaratması nedeniyle kamu yararına aykırı plan kararlarının oluşturulduğu tespit edilmiştir.
İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 06/06/2018 tarihli ve 7593 sayılı Kararı ile; Urla ilçesi, İskele Mahallesinde muhtelif taşınmazların bulunduğu alanın “1. Derece Arkeolojik Sit Alanı”ndan çıkartılarak, “3.Derece Arkeolojik Sit Alanı” tescil edilmesi sonrasında daha öncesinde teklif edilen plan/plan değişikliği önerileri İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin 14.10.2021 tarihli ve 05.1171 sayılı kararı ve 11.11.2021 tarihli ve 05.1297 sayılı kararlarıyla yürürlükte bulunan plan kararları ile uyumsuz ve yoğunluk artışı getirdiği gerekçesiyle reddedilmiştir. Ancak benzer içerikteki teklifin daha sonrasında anılan ret kararlarına rağmen uygun görülmesinin kurumsal iç tutarlılık, şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına açıkça aykırı olduğu bütün kamuoyunun malumudur.
Ayrıca bir alanın sit statüsünün düşürülmesi o alanın konut ve konuta hizmet edecek kullanımlara çevrilmesi gerektiği anlamına gelmeyeceği, aksi durumda benzer nitelikteki tüm alanların yapılaşmaya açılması anlamına geleceğini savunmak bilimsel olarak kabul edilemez.
Bütün meclis üyelerine açık çağrımızdır: Meslek odaları olarak yukarıda bütün açıklığıyla ifade ettiğimiz bilimsel ve teknik gerekçelerin yanı sıra daha öncesinde aldığınız ret kararlarına sahip çıkmaya davet ediyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
TMMOB MİMARLAR ODASI İZMİR ŞUBESİ
TMMOB ŞEHİR PLANCILARI ODASI İZMİR ŞUBESİ