Basında: “Cumhuriyet Kadınları Sahneye Çıkıyor!” Sergisi (İzmir Mimarlık Merkezi)’nde Devam Ediyor!

Basında: “Cumhuriyet Kadınları Sahneye Çıkıyor!” Sergisi (İzmir Mimarlık Merkezi)’nde Devam Ediyor!

TARİH: 05 Nisan 2024

BASINDA: bi-ozet.com


“Cumhuriyet Kadınları Sahneye Çıkıyor!” Sergisi (İzmir Mimarlık Merkezi)’nde Devam Ediyor!



Almanya Federal Cumhuriyeti Büyükelçiliği tarafından, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yılı onuruna, Müge Cengizkan ve Ali Cengizkan’ın küratörlüğünde hazırlanan “Cumhuriyet Kadınları Sahneye Çıkıyor!” sergisi, Ankara’dan sonra İzmir’de devam ediyor. 28 Nisan’a kadar sürecek sergi, Almanya Federal Cumhuriyeti İzmir Başkonsolosluğu ve Mimarlar Odası İzmir Şubesi düzenleyiciliğinde, İzmir Mimarlık Merkezi’nde ziyaret edilebilecek.


“Cumhuriyet Kadınları Sahneye Çıkıyor!”

Sergi

Küratörler: Müge Cengizkan, Ali Cengizkan

Tarih: 8 Mart – 28 Nisan 2024

Yer:İzmir Mimarlık Merkezi, Alsancak, Konak / İzmir


Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yılı onuru adına, Almanya Federal Cumhuriyeti Büyükelçiliği tarafından düzenlenen “Cumhuriyet Kadınları Sahneye Çıkıyor!” adlı sergi, cumhuriyetin erken dönemlerinde bilim, sanat, siyaset alanlarında öne çıkmış, her iki ülkeden üçer kadını sahne ışıklarına getiriyor.

“Cumhuriyet Kadınları Sahneye Çıkıyor!”, sergi tanıtım metninde şöyle açıklanıyor:

“Hem Cumhuriyet Türkiye’sinde hem de Weimar Almanya’sında ortaklıklar fazla ve çeşitlidir. Kadın hakları ve toplumda kadınların temsiliyetinin ve dolayısıyla görünürlüğünün artması, en önemli ortak noktalardan birisidir. Cumhuriyetlerin insan haklarını gözeten politikaları, her iki ülkede kadınların birinci sınıf yurttaş olarak görülmesi anlayışını yerleştirir. Çocukların ise, özellikle erişkin yaşa gelinceye kadar korunması ve çalışma yaşamında işgücü olarak görülmesine kurallar getirilmesi sağlanır.

Sergi hem genç Türkiye Cumhuriyeti hem Alman Weimar Cumhuriyeti’nde her iki ülkeyi, dili ve kültürü eğitim ve çalışma yaşamında deneyimleyen, aralarında belli ilişki ve ortaklıklar doğan altı kadını odağına alıyor. Almanya ile farklı temasları olan üç Türk kadın: arkeolog Halet Çambel, mimar ve restoratör Mualla Eyüboğlu Anhegger ve opera-tiyatro sanatçısı ve ressam Semiha Berksoy ile 1933 yılı sonrası Nazi Almanyası’ndan Türkiye’ye aileleriyle birlikte zorunlu göç eden Alman çocuk doktoru Erna Eckstein Schlossmann ve bilgisayar uzmanı Marianne Laqueur ile Avusturyalı mimar Margarete Schütte Lihotzky.

Bu kadınlar bir yandan çalışma yaşamında ve üreten işgücünde erkekler kadar öne çıkan görevler üstlenmişler; öte yandan bununla yetinmeyen bir şekilde varoluşlarını ‘kendilerini gerçekleştirmeye’ adamışlardır. Cumhuriyetin yeniden varlık kazandırdığı, adeta onları özgürleştirdiği söylenebilecek olan bu kadınlar, çok yönlü kişilikleri, çok boyutlu etkinlik alanları ile bu özgürleşmenin nitelikli ve coşkulu örneklerini vermişlerdir.

Zorunlu göç koşullarında çalışmak; çalışma hayatına sokulmadıkları halde gönüllü görevler üstlenmek; çok yeni ve öncesi olmayan görev alanlarında ilk olmanın risklerini üstlenip toplumun değer yargılarını değiştirmek; daha önceki hakim bakış açılarına rağmen dünyaca önemli yeni alanları keşfetmek ve adlarını koymak, alan açmak, tümü de bu kadınlara nasip olur. Çünkü doğal biçimde insan haklarına saygılı olan ve sol düşünceye yatkın çevrelerde yaşayan bu kadınlar, toplumun özgür ve eşitlikçi yeni bireyleri olarak cevval, akılcı, dirençli, sabırlı, inançlı biçimde sahnededirler.

Cumhuriyet kadınları sahneye çıkıyor!

Sergi hem Alman Weimar hem de genç Türkiye Cumhuriyeti’nde her iki ülkeyi de eğitim ve çalışma yaşamında deneyimleyen bu altı kadını, dolayısıyla benzer bütün kadınları konu edinmektedir. ‘Anlatılan, senin hikayendir.'”